Artvin’in Hopa ilçesinden göç ettiği Gürcistan’da yaşayan 3 çocuk babası Hasan Dişli (33), 22 Kasım 1937 tarihinde yaşadığı evine geri dönmedi.
Natalie Dişli, kendi imkanlarıyla eşini aramaya başladı. Arama ve yardım taleplerinden sonuç alamayan kadın, kayıp eşinin, en son Geolia semtinde tartıştığı Sovyetler Birliği rejim askerlerince kaçırıldığını öğrendi.
Natalie Dişli’ye, aradan geçen zamanda izini sürdüğü eşinin, Kazakistan’da tutulduğu hapishanede akciğer yetmezliğinden öldüğü bilgisi verildi. Ancak bu bilgiye inanmayan Dişli, arayışlarını sürdürdü, kayıplara karışan eşine ulaşamadan 1967 yılında hayatını kaybetti.
TOPLU MEZARDAN KURŞUNLANMIŞ KEMİKLERİ ÇIKTI
Dişli çiftinin 3 çocuğu, vasiyeti üzerine annelerinin yarım kalan aramalarını devam ettirdi. Elleri bağlanan babalarının, askerlerce kurşuna dizilip öldürüldüğü bilgisine ulaşan çocuklar, bu kez cesedin bulunması için girişimlerde bulundu; ancak bir sonuca ulaşamadı. Gürcü yetkililerden Geolia semtinde 2019 yılında yapılan bir inşaat kazısında toplu mezar bulunduğu öğrenen aile fertleri, yaşadıkları farklı ülkelerden Gürcistan’a gelerek DNA örneği verdi. DNA sonucunda 3 kurşun girişi olan kafatası ve bazı kemiklerin Dişli’ye ait olduğu tespit edildi.
DAVA SONUÇLANMADAN OĞLU DA ÖLDÜ
Kemiklerin kendilerine teslim edilmesini isteyen aile, yaşanan gelişme sonrası dava açtı. Dava süreci sürerken Hasan Dişli’nin oğlu Yakup Dişli de 2 yıl önce Gürcistan’da yaşamını yitirdi. 4 yılı aşkın süren dava sonucunda mahkeme, kemiklerin aileye verilmesine karar verdi.
86 YIL SONRA ARTTIK GERÇEK MEZARINDA
Teslim alınan Hasan Dişli’nin kemikleri, Türk din görevlisi eşliğinde Gürcistan’da düzenlenen törenle, oğlu Yakup Dişli’nin mezarı yanına defnedildi. Kendisinden geriye 2 kızı ve torunları kalan Hasan Dişli, 86 yıl sonra gerçek mezar taşına kavuşturuldu.
‘BABA-OĞUL YAN YANA YATACAKLAR’
DNA örneği veren Hasan Dişli’nin torunu Ulvi Dişli, “Bugün burada 1937 yılında bir akşamüstü kahveden sonra kayıplara karışan ve bir daha akıbeti belli olmayan bir olay gerçeğe kavuştu. Yıllar sonra DNA testi uyuşması sonucu Gürcistan hükümeti tarafından bize verilen cenazemizi akrabalarımızla birlikte defnettik. Biz hep bu kişilerin kahramanlık hikayeleri ile büyüdük. Almanya’dan da sırf bu defin işlemlerini yapabilmek için Artvin’e buradan da Gürcistan’a geldim. Baba-oğul artık yan yana koyun koyuna yatacaklar; mekanları cennet olsun. Dedemizi bulmak için çok uğraştık, şimdi artık bir kabri var” dedi.
İŞTEN GELİRKEN SIRAYA GİRDİ, SÖYLEDİĞİ LAF YÜZÜNDEN ALIKONULDU
Diğer torun Valeri Dişli de “86 sene geçti. Bir inşaat kazısı sonrası bu cesetler bulundu. Bölgede 250 ceset bulunmuş. Biz DNA testi verdik. Yüzde 99,99 bu benim babamın babası Hasan Dişli. Mahkeme süreci sonrası kemikler bize verildi. Dedemizi Allah’ın emri ile babamın yanında toprağa veriyorum. Dedem işten gelirken o gün dükkanda sıraya girmiş, söylediği bir laf için askerlerce alıkondu ve 2 gün sonra kurşuna dizilmiş. Şimdi artık bir mezarı var. Baba ve oğlu, 86 yıl sonra tekrar birbirine kavuştu” diye konuştu.
‘KAFASINDA 3 KURŞUN GİRİŞİ VARDI’
Yakup Dişli’nin eşi Yeter Dişli de kayınvalidesi ve kocasından sonra aramalarını sürdürdüklerini söyleyerek, “Önce kayınvalidem aradı. Kayınvalidem ölünce kocam aramaya başladı. Kocam da vefat edince biz devam ettik. Moldovya’da Hasan Dişli’nin 2 kızı var; oraya gidip genetik analiz alındı. Benim çocuklarımdan da ve diğer aileden DNA örneği verildi. Kemiklerin Hasan Dişli’ye ait olduğu ortaya çıktı. Gerekli raporlarımız hazır olduğu için mahkeme cenazemizi bize verdi. Kayınpederimin kafasında 3 kurşun girişi vardı. Öyle öldürmüşler. Şimdi cenazeyi getirdik, çocuğunun yanında toprağa verdik” dedi.